8 Aralık 2013 Pazar

bir pazar günü

Tek istediğim bu güneşli Pazar gününde seninle birlikte yürümekti.
Eşliğindi yani.

Ben bu isteğimle boğuşurken bir adam “kardeşlik»  yazan camda aksine bakıp saçlarını düzeltti.

 Ben kendimi bencil hissediyordum, nedenini bulmaya çalışırken bir evsiz, sokak köpeğinin yanına uzandı, güneşin alnına.
Kendime bir kahve ısmarlamaya karar verdim.
Ben kahvemi içerken, bir adam gazetede kendisiyle ilgili yazılanları gururla okumaktaydı.
Herkesin fotoğraf çekmek için durduğu sokaktan beyaz kuleyi gözledim, çiçekli balkonların arasında, yaz kış demeden şehrin sembolü olmaktan hiç bıkmamıştı.
O bıkmazken, yerli yerinde dururken, bir baba kızını kollarından tutup lunaparktaki balerinler gibi döndürmeye başladı.
Çocuk kahkahalara boğulurken yaşlı bir çingene asık suratıyla beyaz at arabasını sahil kenarında sürmekteydi.
İnsanlar güneş batana dek yürümekte kararlıydılar, çünkü bugün bir hediyeydi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder